Yusuf Furan, milletin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, açık ya da örtülü biçimde terörle yan yana getirilmesini kabul edilemez bulduğunu ifade etti. “Meclis, bu halkın onurudur. Meclis çatısı altında kurulacak her yapı, halkın değerleriyle çatışmamalı; tam tersine onları korumalıdır. Eğer o çatı altında Kandil’in gölgesi aranıyorsa, o gölge sadece güveni değil, meşruiyeti de karartır” şeklinde konuştu.

“Barış, Adaletle ve Açık Tavırla İnşa Edilir”

Furan, barış kavramının içinin boşaltıldığını, siyasi manevraların halkta karşılık bulmadığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Barış, terörle müzakere masasında değil; milletle kurulan vicdan masasında inşa edilir. Kimse bu milleti, ‘barış’ kisvesi altında terörle yan yana getirerek kandıramaz. Adaletin olmadığı yerde barış, bir aldatmacadan ibarettir.”

Yusuf Furan, hükümetin sıkça dile getirdiği yeni anayasa hedefinin, halkın yakıcı gündemini gölgede bırakma çabası olduğunu savundu. “Manisa ovasında çiftçi borcunu ödeyemiyor, gençler umutsuz, işsizlik yaygın. Ama iktidar, bu tabloyu görmezden gelip anayasayı konuşuyor. Yeni bir anayasa değil, yeni bir vicdan anlayışına ihtiyaç var” dedi.

“Şehitlerin Sessiz Çığlığına Siyasetle Cevap Verilemez”

Açıklamasının devamında Furan, her türlü terörle mücadelede hayatını kaybeden şehitlerin, siyasi pazarlıkların konusu olamayacağını dile getirdi. “Şehitlerimizin anneleri bugün siyasetçilerin ekranlardaki cümlelerine değil, devletin ne kadar kararlı olduğuna bakıyor. Biz onların sessiz çığlığına kulak veriyoruz. Bu acı üzerinden siyaset kuranlar, kendi geleceğini kaybetmeye mahkûmdur” ifadelerini kullandı.

“Anahtar Parti, Gücünü Makamlardan Değil, Halkın İmanından Alır”

Yusuf Furan, Anahtar Parti’nin pozisyonunu da net biçimde ortaya koyarak sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Biz ne arka kapı diplomasilerinden, ne koltuk pazarlıklarından besleniyoruz. Bizim gücümüz bu milletin imanıdır, irfanıdır, vakar ve vatan sevgisidir. Ahmetli’de de, Türkiye’nin her yerinde de halkın sözüne sadakatle bağlıyız. Anahtar Parti, hiçbir tereddüt göstermeden şunu söyler: Bu topraklarda terörün değil, milletin hükmü geçer.”